Erol Özvar, çeşitli programlara katılmak için geldiği Erzincan’da, valiliği ziyaret ettikten sonra Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Bir Osmanlı Alimi Eğinli Ebu Sehl Numan Efendi” bahisli panele katıldı.
Burada konuşan Özvar, geçen hafta sonu YKS’ye katılan öğrencileri kutlayarak, “YKS’de 3 milyon 250 bine yakın öğrencimiz, adayımız üniversitelere girebilmek için büyük uğraş gösterip ter döktü. Adaylar inşallah istek ve hayal ettikleri programları kazanıp ortamıza katılır.” dedi.
Bu yıl üniversitelere girişte TYT ve AYT’de barajları kaldırdıklarını belirten Özvar, bunun muvaffakiyet sıralamasının kalkması manasına gelmediğini aktardı.
Özvar, tıp, eczacılık, diş hekimliği, mühendislik ve hukuk üzere programlarda muvaffakiyet sıralamasının devam ettiğini anlatarak, “Önümüzdeki yıllarda yalnızca Tükiye’de değil tüm dünyada yüksek öğretime talebin artacağını öngörüyoruz. Yapmaya çalıştığımız şey, genç nüfusa sahip ülke vatandaşlarının daha fazla YÖK imkanlarından istifade edebilmeleri.” dedi.
Hedeflerinin yalnızca lisans öğrenci sayısını artırmak ya da kontenjanları doldurmak olmadığını aktaran Özvar, gayelerinin en az bunun kadar değerli olan lisans üstündeki araştırmacı sayısını da artırmak olduğunu kaydetti.
Ülkeye daha fazla lisans üstü yeteneklere sahip hekim araştırmacı kazandırmayı hedeflediklerini tabir eden Özvar, “OECD sayılarına baktığımızda Türkiye hala doktoralı mezun vermek bakımından ortalamanın altında bulunmaktadır. Bu sebeple gelecek yıllardaki kaydetmek istediğimiz en değerli başarılardan birisi de doktoralı araştırmacı sayısını artırmak. Yüksek öğretim kurumları sayı prestijiyle 200’ü aşmış durumdadır. Her vilayette bir üniversitenin bulunması gençlerin daha kolay yüksek öğretime ulaşmasına vesile olmaktadır.” diye konuştu.
Özvar, Türkiye’de yeni kurulan üniversitelerin olduğunu ve bunlara biraz vakit verilmesi gerektiğini, üniversitelerin ülkenin gelişmesine ve kalkınmasına değerli katkı sağladığını lisana getirdi.
– “Bize düşen üniversitelerin önünü açmak”
Üniversitelerin ulusal ve memleketler arası seviyede saygın kurum olma istikametinde kıymetli çaba sarf ettiğini aktaran Özvar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bize düşen üniversitelerin önünü açmak, üniversitelerin ne takım ne program ne de öbür konularda bir mani ile karşılaşmaması lazım, hak edenin takım ve yer bulabilmesi, özgürce akademik çalışmaları gerçekleştirmeleri lazım. Huzurun, barışın olduğu ortamlarda ilmi çalışmalar artar, gerginliğin, çatışmanın, hengamenin olduğu ortamlarda ise ilmi çalışmalar ehemmiyetini kaybedip azalır. Bu, kıymet verdiğimiz konuların başında geliyor.”
Üniversite hocalarının yayın kapasitesini ve üretkenliklerini artırmak için ağır çalıştığını söyleyen Özvar, bu usulde çalışan ve milletlerarası iş birliği yapan hocalara olumlu ayrımcılık ve teşviklerin uygulanması ve onlara her türlü takviyenin verilmesini gerektiğini lisana getirdi.
