“Balyoz davasında bilirkişilik” yapanlara yönelik açılan davada İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi olarak misyon yapan İlhan Karagöz, duruşma tarihi 23 Eylül 2016 olmasına karşın, müdahil ve sanık taraf avukatlarının haberi olmadan 4 Temmuz 2016 günü duruşma açarak, davaya ait gerekçeli karar yazdırmıştı. Karagöz, davanın reddedilmesi kararını kurduğu 572 sayfalık kararında, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen hakkında “mehdi” nitelemesinde bulunmuş, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere birçok devlet yetkilisinin gözaltına alınması için Genelkurmay Başkanlığı’nı harekete çağıran tabirler kullanmıştı.
İlhan Karagöz, 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra FETÖ iltisakı gerekçesiyle meslekten ihraç edilmiş, tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Hakkında 3 kere ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istemiyle dava açılan Karagöz, “Anayasal Sistemi Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs” cürmünden 29 Mayıs 2019’da ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırılmıştı. Yargıtay, İlhan Karagöz’ün “Silahlı terör örgütü üyeliği” kabahatinden cezalandırılması gerekçesiyle kararı bozmuştu.
YENİDEN YARGILANDI
İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülen davanın bugünkü duruşmasında karar çıktı. Duruşmaya, İlhan Karagöz tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve İmajlı Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmada son savunması sorulan sanık Karagöz, konuşmayarak elleriyle birtakım hareketler yaptı. SEGBİS ekranına bir kağıt tutan Karagöz’ün ne yazdığı anlaşılamadı.
Mahkeme heyeti, örgüt maksatlarına hizmet eden karar yazdığı gerekçesiyle sanık İlhan Karagöz’ü “Silahlı terör örgütü üyeliği” kabahatinden 13 yıl 6 ay mahpus cezasına çarptırdı. Karagöz’ün tutukluluk halinin de devamına karar verildi.
