Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg ve Avusturya İçişleri Bakanı Gerhard Karner ile bugün Ankara’da bir ortaya geldi. Dört bakan, görüşmenin akabinde ortak basın toplantısı düzenledi. Çavuşoğlu, Türkiye ile Avusturya ortasındaki alakalara ait şöyle konuştu:
Çavuşoğlu: Gelecek sene için 5 milyar dolarlık bir maksat koymak gerçekçi bir yaklaşım olacaktır
“Ekonomik münasebetlere baktığımız vakit; geçen sene ikili ticaret hacmi, yüzde 30 artış gösterdi. Bu sene birinci beş ayın sayılarına baktık, artış devam ediyor. 3,5 milyar doları geçeceğiz. Gelecek sene için 5 milyar dolarlık bir amaç koymamız gerçekçi bir yaklaşım olacaktır.”
Schallenberg: 250 Avusturyalı şirket Türkiye’deki katma kıymete katkıda bulunuyor
Avusturya Dışişleri Bakanı Schallenberg ise konuşmasında şunları belirtti:
“Hepimiz şunu biliyoruz: İkili münasebetlerimiz çok taraflıdır. Uzun yıllardır Türkiye’de çok büyük gelişmeler oldu. Münasebetiyle Avusturyalı şirketlerin de Türkiye’de daha fazla yatırım yapma isteği de var. Zati 250 şirketin Türkiye’deki katma pahaya katkıda bulunduğunu vurgulamak isterim.
Göç konusuna baktığımız vakit şunu söylemek istiyorum. Türkiye, çok büyük bir sorumluluk ve yük üstlenmiş bulunmakta. Hepimiz şu bahiste hemfikiriz; 2015-2016 yılında yaptığımız kusurları tekrarlamak istemiyoruz. Bu, her iki tarafın çıkarı için de kelam konusu.
İki ülke de BM üyesi. Her vakit birebir fikirde olmak zorunda değiliz. AB’nin Türkiye’den beklentileri var. Münasebetiyle diyalogda kalmak zorundayız. Her vakit eşit bir halde diyaloğun sürdürülmesinden yanayım.”
Soylu: Türkiye ile Avusturya ortasında ortak sistem kurma kararı aldık
İçişleri Bakanı Soylu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Türkiye ile Avusturya ortasında, İngiltere, Almanya ve birçok ülke ile yürüttüğümüz ortak düzenek kurma kararı aldık.
PKK, KCK, PYD ve tıpkı vakitte FETÖ, DHKP-C, MLKP üzere birçok örgütle ortak gayret etmenin tabanını bir biçimde karşılıklı değerlendirdik. Yeniden birebir vakitte Türkiye’nin DEAŞ ile yapmış olduğu çabayı daima birlikte konuştuk.”
Karner: Ağır ve yapan diplomatik görüşmeler yapıldı
Avusturya İçişleri Bakanı Karner, konuşmasında şunları kaydetti:
“Yoğun ve yapan diplomatik görüşmeler yapıldı. Hata örgütleriyle gayret konusunda iş birliği yapıyoruz. Bunun dışında, İpek Yolu Projesi kapsamında bir iş birliği kelam konusu. Yalnızca bu proje kapsamında, Avusturya’da 2,5 yıl içinde 300 fail tutuklanabilmiştir. Ve bu, iki ülke ortasındaki iş birliğinin hakikaten ne kadar olumlu olduğunu gösteriyor.”
Çavuşoğlu: Süreci tedrici bir biçimde devam ettirmek istiyoruz
Bakanlar, ortak açıklamanın akabinde basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Çavuşoğlu, Türkiye ile Ermenistan ortasındaki olağanlaşma sürecine ait soruyu şöyle yanıtladı:
“Bugüne kadar direkt uçuşlar, kara sonlarının üçüncü ülke vatandaşlarına açılması, hava kargo uçuşlarının başlaması üzere birtakım adımlar atıldı. Yani bunlara ‘güven artırıcı adımlar’ diyoruz. Sonuçta biz, süreci tedrici bir formda devam ettirmek istiyoruz. Her vakit söylediğim üzere; can Azerbaycan ile de her kademede istişare halindeyiz, onlarla birlikte koordine ediyoruz.
Diğer taraftan Ermenistan ve Azerbaycan ortasındaki olağanlaşmayı de destekliyoruz. Azerbaycan’ın Ermenistan’a teklif ettiği kapsamlı barış muahedesinin imzalanmasını da bir an evvel istiyoruz. Zira bölgede bir barışa muhtaçlığımız var. Azerbaycan ile Ermenistan ortasında mutabakata varılan başta Zengezur Koridoru olmak üzere altyapı projelerinin de hayata geçmesi gerekiyor. Zira orta koridor, Ukrayna savaşından sonra daha çok stratejik ehemmiyet kazandı. Bu tıp projelerin de hayata geçmesinde yarar var.
‘Üzerindeki baskı, Ermenistan’ın yiğit bir adım atmasının önünde mahzur oluşturuyor’
Bizim gördüğümüz, önümüzdeki en büyük mani, maalesef Ermenistan üzerindeki baskı. Diaspora bölünmüş durumda. Bir kısmı hiçbir biçimde olağanlaşmayı istemiyor. Bir kısmı dayanak veriyor. Ermenistan içinde de çok kümeler başbakanın konutuna saldırıyorlar. Önemli bir baskı oluşturuyor. Ermenistan’ın bu olağanlaşma konusunda gerek Azerbaycan ile gerek Türkiye ile yiğit bir adım atmasının önünde pürüz oluşturuyor. Lakin biz, bu süreçte yapan diyaloğumuzu devam ettirmek istiyoruz. Avusturya’ya, Viyana’ya teşekkür ediyoruz. Lakin bundan sonraki görüşmeler niçin Türkiye’de yahut Ermenistan’da olmasın?”
