Malatya’nın Pütürge ilçesinde Hüsükuşağı Derneği tarafından 6. Anadolu Erenler Hasan Baba Kültür Şenliği düzenlendi. Şenliğe Pütürge Kaymakamı Batuhan Taşgın, Pütürge Belediye Lideri Mikail Sülük, CHP Malatya Vilayet Lideri Enver Kiraz, Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Lideri Celal Fırat, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı Basın Danışmanı Hamit Özpolat, Ali Kapısı Derneği Lideri Muhsin Topalcengiz, İnönü Üniversitesi Alevilik Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mehmet Dönmez ile çok sayıda davetli katıldı. 6. Anadolu Erenler Hasan Baba Kültür Festivali’nde birinci olarak Ali Kapısı Derneği semah grubu semah döndü.
‘Elimizden gelenin fazlasını yapmaya uğraş ediyoruz’
Festivalin açılışında konuşan Pütürge Belediye Lideri Mikail Sülük, sivil toplum kuruluşlarının düzenledikleri bu tıp aktifliklerin değerli olduğunu tabir ederek, “Bizler de sizlerin hizmetindeyiz. Elimizden gelenin fazlasını yapmaya çaba ediyoruz. Ne vakit bizim yapabileceğimiz bir şey olursa yanınızdayız” dedi.
Hüsükuşağı Derneği Lideri Yusuf Usul ise “Anadolu erenleri, bu toprakların sevgi ve kardeşlik tohumlarını ekmiştir. Hasan Babalar, Hacı Bektaş-ı Veliler, Pir Sultanlar, Abdulvahaplar, Anadolu’nun dört bir köşesinde Anadolu’yu mayalamıştır. Bu erenleri her yerde görebilirsiniz ya da her yerde birisi vardır. Hasan Baba da Pütürge’mizde, bu topraklardadır” diye konuştu.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı Basın Danışmanı Hamit Özpolat da Anadolu erenlerinin olduğu topraklarda olmanın memnunluğunu yaşadığını söz ederek, “Eline, beline, lisanına sahip ol geleneğini tüm Anadolu’ya ve insanlığa armağan eden bir kültürün hoş bir örneğini görüyoruz. Kardeşlik, dostluk ve barışın olduğu bir ortamda daima birlikteyiz” dedi.
‘Anadolu Alevileri bu toprakların aslında mayasını oluşturdu’
CHP Malatya Vilayet Lideri Enver Kiraz ise Anadolu erenlerini andıklarını belirterek şunları söyledi:
“Anadolu Alevileri ve erenleri, 12. ve 13. yüzyılda bu toprakların aslında mayasını oluşturmuş değerli ögelerdir. Onları rahmetle anıyoruz. Şenliklerin çok büyük değeri var. Kültürlerimizin yaşatılmasında; yüzlerce, binlerce yıl öncesinde yaşadığımız kültürlerin günümüzle buluşturulmasında, günümüzde yaşanan kültür, gelenek ve göreneklerin yüzlerce yıl sonraki kuşaklarla buluşturulması için bu ortamlar çok büyük değer tabir ediyor.”
‘Can tedirginliğinden ötürü buralara yerleşmişiz’
Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Lideri Celal Fırat, “İtikat inancımızı, kendi kültürümüzü yaşayamadığımızdan, alevi kimliğimizden ötürü tarih boyunca ötekileştirilmişiz, sınıflara bölündürülmüşüz. Hala 2022 yılında olmamıza karşın bu problemleri ağır bir formda hissediyoruz. Reşadiye’deydik; dağların başında ağaçların ortasında. Binlerce kişi gitse o köyün yolunu bulamaz, bu türlü bölgelerde yerler kurmuşuz. Niçin? İnancımızdan, itikadımızdan, zalimlerin zulmüne ‘dur’ dediğimizden ötürü daima bir yerlere bizi göçtürmüşler. Can tedirginliğinden ötürü gelip buralara yerleşmişiz. Lakin bugün Türkiye’de, Avrupa’da, her yerde örgütlüyüz. Örgütlenmeye de ağır bir formda devam ediyoruz” diye konuştu.
‘Demokrasi istiyoruz’
Fırat, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Alevi’si, Sünni’si, Kürt’ü, Türk’ü, Laz’ı, Çerkez’i, inanı ve inanmayanı ile eşit yurttaşlık bünyesinde herkesin kendi ırkını, rengini, kökenini, lisanını konuştuğu bir ülke istiyoruz. Elhasıl demokrasi istiyoruz. 2022 yılında temsil ettiğimiz kurumlar manasında devletin, mahkemelerin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları var; ‘Cemevleri Alevilerin ibadethanesidir’ üzere. Bütün her yerde bu haklar tanınıyor fakat hâkim mantık ve zihniyet, hala bizleri farklı yerlere entegre etme çabası içerisinde. Şayet Aleviler ‘Bu ziyaret bizim her şeyimiz, burada biz ibadetlerimizi yapıp gelenek ve göreneklerimizi yaşatarak hizmetlerimizi yapıyoruz’ diyorsa devletin yapması gereken, bu hakkı vatandaşlarımıza vermektir. Bu, tıpkı vakitte insani bir haktır. 2022 yılında devlet, Alevi derneklerine, dedelerine ve gençlerine bir davet yaptı; ‘Gelin, sizi Kabe’ye, Kerbela’ya götürelim’ diye. Türkiye’nin her yeri Kerbela’ya dönmüş. Biz, insanın bütün hoşluklarını gören bir inancın mensuplarıyız. Üç federasyon temsilcileri olarak, devletin çalışma yapan aktif insanlarıyla görüştük. Kendilerine, ‘Niye bu türlü bir çalışma yapma mükellefiyetinde hissediyorsunuz” diye sorduk. ‘Alevi toplumun talebi var’ dediler.
‘Alevi köylerinin yolları böyleyse bu utanç devlete yeter’
Alevi toplumunun yıllardır talebi var. Çoluk çocuklarına kelamlı mülakat yapılmasın, bu ülkeye demokrasi ve eşit yurttaşlık gelsin. Şu anda Hüsükuşağı’nda, dağın başındayız. Buraya gelirken talebimiz, yollarımızın yapılması, gelenek ve göreneklerimizin yaşatılması. Şayet burada bir hizmet yapılıyorsa; Sünni köylerinin hepsinin yolları asfaltlı, Alevi köylerinin yolları böyleyse bu utanç devlete kâfi. Biz, eşit yurttaşlık istiyoruz. Yollarımızın yapılmasını, gelenek ve göreneklerimizin yaşatılmasını arzuluyoruz. Dedelerimizin Kerbela ya da farklı yerlere götürülmesi, Alevi gençlere kamp yapılması üzere bir talebimiz yok. Biz, yalnızca eşit yurttaşlık istiyoruz.”
‘Gasp edilmiş hakkımızı istiyoruz’
Ali Kapısı Derneği Lideri Muhsin Topalcengiz da “Anadolu’yu Anadolu yapan biz Alevileriz. Elimizden gasp edilmiş hakkımızı istiyoruz. Onun için her vakit başımız dik, alnımız açık olarak bu çabanın üzerinde olacağız” dedi.
Festivalde daha sonra sanatkarlar Muharrem Pak ve Tolga Sağ konser verdi.
