Kyodo News’ün haberine nazaran, Japonya Dışişleri Bakanı Hayaşi Yoşimasa, Güney Kore Dışişleri Bakanı Park Jin ile başşehir Tokyo’da bir ortaya geldi. Bu görüşmeyle, Kasım 2019 sonrası birinci kere bir Güney Kore Dışişleri Bakanı Japonya’yı ziyaret etmiş oldu. Hayaşi görüşmede, ikinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında Kore vatandaşlarının zorla çalıştırılması da dahil olmak üzere meselelerin çözülmesi için adım atılması gerektiğini belirterek, iki ülkenin bağlarının güzelleştirilmesini yakından takip edeceğini vurguladı. Japonya Dışişleri Bakanlığı, iki ülkenin Kuzey Kore’nin füze ve nükleer silah programları konusunda ABD ile üçlü iş birliğini güçlendirmede anlaştığını bildirdi. Güney Kore Dışişleri Bakanlığı da Japonya ile askıdaki sıkıntılar üzerindeki görüşmelerin hızlandırılacağını doğruladı.
Abe suikastı için taziyelerini iletti
Park, 8 Temmuz’da seçim kampanyasında açık hava etkinliğinde konuşma yaparken suikast sonucu öldürülen eski Başbakan Şinzo Abe için taziyelerini iletti. Öte yandan, Park’ın bugün Japonya Başbakanı Kişida Fumio ile görüşmeyi planladığı belirtildi.
Taraflar NATO Başkanlar Doruğu’nda bir ortaya gelmişlerdi
Japonya ile Güney Kore başkanları 2,5 yıl sonra Madrid’deki 32. NATO Zirvesi’nde bir ortaya gelmiş ve ikili alakaların onarılmasını ele almıştı. Japonya’nın Kore Yarımadası’nı kolonileştirdiği 1910-1945’te, “zorla çalıştırılan işçiler” ile askeri ünitelerde “istismar edilen kadınlar”, iki komşu ülkenin “hassas sorunları” olarak biliniyor.
Zorla çalıştırılan Koreli çalışanlar konusu
Japonya’nın 1910-1945’te Kore Yarımadası’ndaki sömürge idaresi devrinde zorla ve fiyatsız çalıştırdığı çalışanların ve yakınlarının Güney Kore’de açtığı davalarda, çok sayıda Japon şirketi tazminat ödemeye mahkum edilmişti. Karar, görülmekte olan emsal davalara emsal teşkil etmiş, öteki Japon şirketleri de arka arda tazminata mahkum olmuştu. Japonya, Güney Kore ile 1965’te diplomatik münasebetlerin olağanlaşması için yürütülen görüşmelerin akabinde imzalanan mutabakatla Güney Kore’ye aktarılan hibe, bağış ve kredilerin “savaş tazminatı” niteliğinde olduğunu, bu mutabakatla tazminat konusunun kapandığını ileri sürüyor.
Güney Kore ise insanları sömürge idaresinde zorla çalıştırmanın insanlığa karşı kabahat olduğunu, haksızlığa uğrayanların yargı önünde haklarını aramasının iki ülke ortasında imzalanan mutabakatlarla sınırlanamayacağını savunuyor.
