Bakan Yanık, CEDAW Komite üyelerinin Türkiye’de bayan haklarına ait sorularını yanıtlandırdı.
Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilerek bayanlara yönelik olumlu ayrımcılıkta geri adım attığı tezlerinin gerçeği yansıtmadığını belirten Yanık, “Türkiye’de mukaveleye yönelik tartışmalar, bayanları güçlendirmeye dair perspektifimizi değiştirmez. Aslında bu mukavele kimi noktalarda bizi zayıflatıyordu. Bu yüzden mukaveleden çekilerek, uğraşlarımızı artırmayı hedefledik.” tabirini kullandı.
Yanık, Türkiye’nin mukaveleden çekilmiş olmasına karşın ülkenin bayanlarla ilgili maddelerinin milletlerarası çizgiyle çelişmediğinin altını çizerek, “Avrupa ülkelerinden İngiltere’nin de bu mukaveleye taraf olmadığını hatırlatmak isterim. CEDAW Kontratının taraftarıyız ve bu mukavele doğrultusunda sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz.” dedi.
– “Terörle gayretimiz son derece haklı ve hukukun üstünlüğü çerçevesinde”
Türkiye’nin 2016’daki 15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrası “terörle uğraş ismi altında hukukun üstünlüğünü engellediği” argümanlarına dair Yanık, şöyle konuştu:
“2016’da yaşananları çok güzel hatırlıyoruz. Eminim sizler de hatırlıyorsunuzdur. O gün güvenlik güçlerimiz ve askerimizin içine sızanlar, Türkiye’ye saldırdı ve tanklarla vatandaşlarımızın üzerine yürüdü. 250 kişi şehit edildi ve ülke birçok alanda ziyana uğradı. Bunun yanı sıra PKK, Türkiye’nin 40 yıldan fazladır çaba ettiği ve Avrupa Birliği’nin de terör örgütü olarak tanımladığı bir yapılanmadır. Yalnızca PKK değil, öteki birtakım terör örgütleriyle de gayret ediyoruz ve bunu yaparken hukukun üstünlüğü ve insan haklarını engellemedik. Fransa’da birkaç yıl evvel bir terör hareketi gerçekleşti ve yalnızca tek bir olaydan dolayı aylarca fevkalâde hal (OHAL) ilan edildi. Ama biz 40 yıldır terörle gayret etmemize karşın OHAL’i uzun sürdürmedik. Terörle gayretimiz son derece haklı ve hukukun üstünlüğü çerçevesindeydi. Bu hususta verdiğimiz uğraşın hürmet görmeyi hak ettiğine inanıyorum.”
Yanık, Türkiye’de bayanlara gerekli hakların sağlanması için her türlü gayretin sarf edildiğine işaret ederek “Kadınlarımızı her türlü ayrımcılığa karşı koruyoruz. Türkiye 4 milyondan fazla mülteciye konut sahipliği yapıyor ve bunların büyük çoğunluğunu bayan ve çocuklar oluşturuyor. Mülteci bayanların güvenlik ve eğitim başta olmak üzere her türlü gereksinimlerini karşılıyoruz.” dedi.
– “Terör faaliyetinde yer alan bayanları yalnızca bayan olduğu için ayıramayız”
Türkiye’nin en güç vakitlerinde bile hukukun üstünlüğünü koruduğunu vurgulayan Yanık, “Türkiye’de hukukun üstünlüğünün engellendiğine yönelik argümanlar haksızdır. Ülkemizdeki hukuk, neyin kabahat olup neyin kabahat olmadığını açıkça belirtiyor. Bu Komitede siyasi tartışmalara girmeden yalnızca CEDAW Mukavelesi ve bu mukaveleye yaptığımız katkılar hakkında konuşmak istiyorum. Ama terörist faaliyetler üzerinden bayanları muhafazaya çalışmak asla kabul edilemez. Terör faaliyetinde yer alan bayanları yalnızca bayan olduğu için ayıramayız, zira bu, hukuka karşı gelmek demektir.” biçiminde konuştu.
Yanık, bayanların adalete daha fazla erişimini sağlamak için de her türlü çabayı sergilemeyi sürdüreceklerini kaydetti ve bu kapsamda mağdurlara dayanak ile müspet ayrımcılık üzere uygulamaları örnek gösterdi.
CEDAW Komitesinin 82’nci oturumu kapsamında Türkiye raporunun kıymetlendirilmesi yarın sona erecek.
Türkiye’yi temsil eden heyette ayrıyeten Dışişleri, İçişleri, Adalet, Sıhhat ve Ulusal Eğitim Bakanlıkları ile İŞKUR temsilcileri de yer aldı.
