Yaz aylarına girilmesine rağmen pazarda, zerzevat, meyve fiyatlarında beklenen ucuzlama olmadı. Alışveriş için Kağıthane’deki Çeliktepe Pazarı’na gelenler de fiyatlardan şikâyetçi.
‘Markete gidiyorum, 3 soğan, 3 patates alıyorum’
Pazara alışverişe gelen emekli bir bayan, “Lahanayı siz de görüyorsunuz. 5 mi 10 mu yaprak var, fiyatı 5 lira. Ekmek olmuş 4 lira” dedi.
Toplam 2 bin 900 lira emekli aylığı aldığını söyleyen bayan, “Bin 300 lira kira ödüyordum, bin 600 lira oldu. Devletten tek beklediğimiz doğal gaz ve kira. Kiraları düşürsün. Bu hayat pahalılığı ne ya? Bezelye aldım dün 15 liraya. İki kişi fakat doyar. Tek başıma yaşıyorum ben. Dışarı gidersem eksiklerimi bile almıyorum. Markete gidiyorum, 3 soğan, 3 patates alıyorum. Patates, soğan, hepsini yarım kilo alıyoruz. Ben meyve yemedim daha. Bin 600 lira kira veriyorum, gerisiyle geçiniyorum” diye konuştu.
‘Köye gitmeyi de düşünüyorum’
Geçen yılki fiyatların bu kadar kıymetli olmadığını vurgulayan bayan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bir evvelki sene alabiliyordum. Hastaneye gittim, 6 aydır randevu bekliyorum. Kolumdan fiziğe gittim bugün. 11’inci aya bile fizik randevusu alamadım. Doktora gittim, ‘Yemek yiyemiyorum’ dedim. Beni ön sıraya aldı. Bu türlü bir şey olamaz. Devlet artık el atmalı. Halkımız ne yapar, bilmiyorum. Ben köye gitmeyi de düşünüyorum. Köye gideceğim. Biliyorsunuz, ufak bir şey konuştuğunuz vakit ardı makûs oluyor. Konuşmak da istemiyor halkımız. İki domates alıyorsun 10 lira. Çoluk çocuk ne yiyecek? Kira zati insanları bitirdi”
‘Geçen sene 7 liraya aldığım muz artık 25 lira’
Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduğunu ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nde (İTÜ) yüksek lisansa devam ettiğini söyleyen İranlı bir öğrenci de pazardaki fiyatlardan şikâyetçi. “Ekonomi çok güzel” açıklamaları yapıldığını belirten öğrenci, pazarın çok kıymetli olduğunu söyledi.
‘Bana vatandaşlık, iş müsaadesi vermiyorlar ancak bir Suriyeli geliyor buraya, Türk’ün hakkını alıyor’
Geçen yıl bir kilo muza 7 lira verirken bugün 3- 4 katı ödemek zorunda kaldığını anlatan İranlı öğrenci, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Öğrenciyiz, İran’dan para geliyor. Bir de şöyle bir durum var. Ben buranın mezunuyum, burada okumuşum. Üç sene boyunca Silahlı Kuvvetler’e proje çalıştım. Bana vatandaşlık vermiyorlar, iş müsaadesi vermiyorlar lakin bir Suriyeli geliyor buraya, Türk’ün hakkını alıyor. Hiçbir bilgisi, kültürü yok. Geliyor, oturuyor. Hem Türk halkına hem bilim beşerlerine zorluk çıkarıyorlar aslında. Ben üç sene boyunca savunma sanayi çalışmışım, emeğim var. Suriye’den göçmen olarak geliyor, ona vatandaşlık veriyor. Neden? Onun parası var, oy. Bilgiye bir paha yok. Türk insanına bedel yok”
‘İran’da ambargoya karşın enflasyon yüzde 50’
İran’da bin 500 eserin üzerinde ambargo olduğunu hatırlatan öğrenci, “İlaçlar dahil ambargo var lakin iktisat bu türlü değil. Yani fiyatların artışı bu türlü değil. Meyve, zerzevat fiyatı daha uygun buradan. O kadar ambargoya karşın enflasyon yüzde 50 seviyesinde. Burada hiçbir şey yok. Kendilerinin söylediği yüzde 75, hissettiğimiz yüzde 160. Bunun sorumlusu kim?” diye sordu.
