Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), geçtiğimiz cuma günü TL ticari kredilere yönelik kıymetli bir karara imza attı. Buna nazaran, “bağımsız kontrole tabi”, “yabancı para nakdi varlıklarının TL karşılığı 15 milyon liranın üzerinde olan” ve “yabancı para nakdi varlıkların TL karşılığının faal toplamından yahut son 1 yıllık net satış hasılatından büyük olanının yüzde 10’unu aşan” şirketlere TL cinsinden yeni bir nakdi ticari kredi kullandırılmayacak. Rastgele bir şirketin karar kapsamına girmesi için, kelam konusu 3 kuralın hepsinin birden sağlanması gerekecek. Gerçek şahıslar ile gerçek kişi şirket ortakları da karar kapsamına alınmayacak. BDDK’nın kararına iş dünyasından tam dayanak geldi.
KURA BAĞLI MALİYET DÜŞECEK
Müstakil Endüstrici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Lideri Mahmut Asmalı, BDDK’nın atılımı ile dövizdeki arz-talep istikrarının, Türk lirası lehine, çok daha makul seviyelere gerileyeceğini söyledi. Asmalı, “BDDK’nın kararı enflasyondaki kura bağlı maliyet artışları kaynaklı yükselişi engelleyeceği aşikardır” dedi. BDDK’nın düzenlemesi kapsamında yer alan şirketlerin döviz varlıklarına ve gerçek şahısların döviz alımlarına yönelik rastgele bir sınırlama öngörmediğini savunan Asmalı, “BDDK kararının akabinde “piyasa iktisadına müdahale” telaffuzları gerçekçi olmayan ve uygun niyetten uzak yorumlardır” diye konuştu.
ÜRETİME OLUMLU YANSIR
Ankara Ticaret Odası (ATO) Lideri Gürsel Baran da BDDK kararının ticaret ve üretime olumlu yansımasını beklediklerini söyledi. Baran, “Kredilerin sahiden gereksinim duyan gerçek dala aktarılması TL’nin güçlenmesi ve ekonomimizin istikrarı açısından olumlu bir adımdır. BDDK’nın kararı kredi kanallarının gerçek işlemesini sağlamak açısından değerlidir. TL’nin güçlenmesi ve ekonomimizin istikrarı için olumlu bir adımdır. İşletmelerimizin dövizi bir yatırım aracı olarak görmemesi, yalnızca döviz yükümlülüklerini gerçekleştirmek için ellerinde bulundurması gerekir. Bu süreçte kaynakların üretime, yatırıma, ihracata ve istihdama aktarılarak Türkiye iktisadının sağlam temeller üzerinde güçlü bir biçimde büyümesinin devamı tüm yararların üzerindedir” dedi.
YANLIŞA DUR DENİLDİ
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Lideri Orhan Aydın ise BDDK’nın devletin kaynaklarını koruduğunu ve verimli kullanılmasını emel edindiğini söyledi. Aydın şöyle devam etti: “Hükümetimiz Döviz Muhafazalı Mevduat Hesabı, Gelire Endeksli Senet (GES) ile halkımızın parasını koruyup, döviz baskısını kırmaya çalışırken, verilen ticari kredileri uygun oranlarda alıp döviz alımı yapan zihniyetleri sorgulamak gerekir. Yaptıkları çok büyük bir yanlıştır. Kredileri maksadına uygun kullanmayıp ülkemizin inşasından, refahından, gençlerimizin geleceğinden çalan bu zihniyetler kendi çıkarları uğruna Türkiye iktisadına çok büyük zaralar vermektedir. BDDK’nın kredi kullanıma yönelik almış olduğu yeni kararlar bu zihniyetlere dur diyecek bir karar olmuştur.”
Üretimi ve istihdamı besleyecek adım
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Lideri Şekib Avdagiç, BDDK’nın kararını kullandırılan kredilerin üretime dönmesi, iktisada kazandırılması ve verimli alanlara gitmesi konusunda yerinde bir önlem olarak gördüklerini söyledi. Avdagiç, “Kredilerin verimli kullanılmasını, üretimi ve istihdamı besleyecek alanlara yönlenmesini destekleyen bir atılım olarak kıymetlendiriyoruz. Düzenleme ile makul maliyetli fonların spekülatif döviz süreçlerine yönelmesinin de önüne geçilecektir. Düzenleme ile firmaların üretime yönelik ve yatırıma yönelik fonlama muhtaçlıkları ön planda tutuluyor. Bunu da isabetli buluyoruz” diye konuştu.
Enflasyon denetim altına alınacak
BDDK Lideri Mehmet Ali Akben, bankalara kredilerin kullandırım gayesine ters süreçlerin gerçekleştirilmemesi için daha evvel talimatlar verildiğini söyledi. Akben, lakin kimi şirketlerin, döviz borcu ya da döviz yükümlülüğü olmamasına hatta döviz konum fazlası bulunmasına karşın, TL kredi kullanarak döviz alımı gerçekleştirdiklerini ve döviz durumu tuttuklarını gözlemlediklerini söyledi.
SİSTEM AKTİF ÇALIŞACAK
Akben, “Bu sebeple, cuma günü konseyimizin aldığı karar, finansal istikrarın güçlendirilmesi ve kaynakların daha verimli kullanılarak kredi sisteminin faal bir formda çalışmasını ve kredilerin hedefine uygun bir halde kullanılmasını sağlamak hedefiyle alınmış bir makroihtiyati önlemdir. Bu kararın birebir vakitte, dövizin nitekim muhtaçlık olan alanlarda kullanılmasına ve enflasyonun denetim altına alınmasına da olumlu katkı sağlayacağını değerlendiriyorum” dedi.
