Sağlık ve Toplumsal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen), geçen ay 15 şiddet hadisesinde 21 sıhhat çalışanının mağdur olduğunu duyurdu.
Sağlık-Sen’in “Mayıs Ayı Sıhhatte Şiddet Raporu/2022” yayımlandı.
Sağlık çalışanlarının mayısta ana gündem unsurlarından birinin tekrar “şiddet” olduğu belirtilen raporda, sıhhatte şiddeti katalog hata kapsamına dahil eden kanunun yürürlüğe girmesinin değerli bir adım olduğu fakat bunun uygulamadaki seyrinin de bir o kadar ehemmiyet taşıdığı vurgulandı.
Raporda, “Mayıs ayında gerçekleştirilen şiddet olaylarına baktığımızda, 33 saldırganın neden olduğu 15 şiddet olayının yaşandığını görüyoruz. Yaşanan olaylarda 21 sıhhat çalışanı mağdur oldu. Ay boyunca yaşanan 15 şiddet olayının 13’üne hasta ve hasta yakınları neden olurken, 2’sine kendini bilmez şahıslar sebebiyet verdi.” tabirleri kullanıldı.
Raporda ay boyunca şiddet hadiselerinin 13’ünün hem kelamlı hem fiili, 2’sinin de kelamlı gerçekleştiği kaydedilerek, şu bilgiler paylaşıldı:
“Şiddet olaylarının 10’u hastanelerde, 3’ü aile sıhhati merkezlerinde, 2’si ise kliniklerde gerçekleşti. Ay boyunca yaşanan 15 şiddet olayında, 11 tabip, 4 acil tıp teknisyeni, 2 güvenlik vazifelisi, 1 hemşire ve 3 başka sıhhat çalışanı mağdur oldu. Şiddet hadiselerine sebebiyet veren 33 saldırganın 17’si hakkında rastgele bir süreç yapılmadı. Gözaltına alınan 12 saldırgan hür bırakıldı. 2 saldırgan hakkında soruşturma başlatılırken, 2 saldırgan ise tutuklandı.”
Raporda, mayıs ayında isimli mercilerin verdiği kararların bir nebze olsun yüreklere su serptiği, tekrar de şiddeti caydırıcı nitelikte olmadığı savunuldu.
– “Bundan sonra saldırganların en ağır halde cezalandırılacağına inanıyoruz”
Raporu kıymetlendiren Sağlık-Sen Genel Lideri Semih Durmuş, TBMM’de kabul edilen sıhhatte şiddetin önlenmesine ait düzenlemeyle çok büyük adım atıldığını, sıhhatte şiddetin, katalog hatalar ortasına dahil edildiğini belirtti.
“Bundan sonra saldırganların en ağır halde cezalandırılacağına inanıyoruz.” değerlendirmesinde bulunan Durmuş, şöyle devam etti:
“Kanunların da kendi başına kâfi olmayacağını biliyoruz. Sıhhatte şiddete neden olan meselelerin kökenine inilmedikçe, bunlar tahlile kavuşmadıkça şiddetin son bulmayacağını söyleyebiliriz. Yetkililerin maddede gösterdikleri örnek dayanışmayı kronik meselelerin tahlili için de göstermesini bekliyoruz. Aksi halde şiddet, sıhhat çalışanlarının yazgısı olmayı sürdürecektir. Yetkili sendika olarak bu durumu kabul etmiyoruz, itiraz ediyoruz, reddediyoruz.”
